Daha önce de ameliyatsız varis tedavisi başlıklı yazımızda da ifade ettiğimiz gibi lazerle varis tedavisi yöntemi Dr. Robert MIN isimli bir girişimsel radyoloji uzmanı tarafından 1999 yılında bulunmuş ve uygulanmaya başlanmıştır.
Bu tedavi yöntemi varis tedavisinde ameliyat yöntemine son vermiştir.
Bu yöntem ile varis hastalarının ameliyat olmaktan kurtulduklarını ifade etmek yanlış olmaz. İç varis tedavisi olarak da bilinen yöntem budur
Varis nedir isimli yazımızda da ifade ettiğimiz gibi varis hastalığı bacaklarımızdaki toplardamarların çapının genişlemesi ve kirli kanı kalbe taşıyamaz hale gelmesi nedeniyle ortaya çıkan bir hastalıktır.
Geçmişte bu hastalıktan kurtulmanın tek yolu ameliyat ile bu damarların kopartılarak çıkarılması idi. Ancak gelişen teknoloji ve lazer enerjisi tedavi amacıyla kullanma imkânın ortaya çıkması üzerine damarın koparılarak çıkarılması yerine damarın lazerle kapatılması yöntemi kullanılmaya başlamıştır.
Girişimsel Radyoloji Uzmanı Dr. Robert MIN’in bulduğu ve uyguladığı lazerle varis tedavisinde lazer enerjisini taşıyan lazer fiberi varisli damarın içine ayak bileğinden bir iğne deliği kadar bir yerden girilerek yerleştirilir. Daha sonra bu fibere lazer enerjisi verilir.
Böylece varisli damarın iç yüzeyinin yakılması sağlanır. Damarın iç yüzünü yakan fiber yavaş yavaş dışarıya çekilir ve damarın boylu boyunca yakılması sağlanır. Varisli damarın iç yüzeyinin yanması nedeniyle damar ateşle karşılaşan plastik bir hortum gibi içine doğru yapışarak kapanır. Kapanan damar bacaktaki ana toplardamarların sağlıklı şekilde çalışmasına imkân verir.
Böylece varise bağlı şikayetlerde kayda değer şekilde gerileme sağlanır. Hastanın bacağındaki şişlik azalık, kaşıntı kesilir, ağrı hafifler ve yok olur.
Lazerle varis tedavisi yapılmadan önce hastanın işlem sırasında ağrı duymaması için bacakta lokal anestezi uygulanır. Böylece hasta işlem sırasında uyanık olmasına rağmen işlemin ağrısın duymaz.
Bacak uyuşturulduktan sonra lazer enerjisi verilecek olan damarın çevresindeki dokuların lazer enerjiisinden dolayı yanmaması için önlem almak gerekir. Önlem olarak bu damarın çevresindeki zara tümesan anestezi denilen sıvı verilir. Böylece yakılacak damarın çevresinde bir su yatağı oluşturulur.
Böylece damarın çevresindeki dokular ile damarın arasına sudan bir bariyer yapılır. Bu bariyer daha sonra kendiliğinden vücut tarafından emilecek bir sıvıdır ve tamamen zararsızdır. Bu işlemin yapılması sırasında işlemi yapan girişimsel radyoloji uzmanı dokuların arasındaki damarın yerini sürekli olarak ultrason ile kontrol ederek dokuların yanmamasını garanti altına alır.
Varisli damarın kapatılmasından sonra hasta kısa bir dinlenme süresinden sonra yürütülür. Arkasından da yürüyerek evine yolcu edilir. Lazerle varis tedavisine bağlı olarak anestezinin dağılmasından sonra hafif ağrı duyulması son derece normaldir. Ancak bu durum korkulacak bir durum değildir.
Lazerle varis tedavisi riskleri neredeyse yok denecek kadar azdır. Ancak çok nadir görülmekle birlikte aşağıdaki gibidir.
Varis hastaları son dönemde varis tedavisini kimin yaptığı konusunda ciddi olarak kafa karışıklığı yaşamaktadır. Ancak bu kafa karışıklığı aslında yerinde değildir.
Varis bir toplardamar hastalığıdır ve uzun yıllar boyunca bu damar hastalığına kalp damar cerrahları ameliyat ile tedavi etmeye çalışmıştır. Ancak gelişen teknoloji ile birlikte pekçok hastalık ameliyatsız olarak tedavi edilmeye başlandı. Özellikle girişimsel radyolojinin gelişimi ile birlikte görüntüleme eşliğinde kapalı işlemler yapılmaya başlandı.
2000 yılının başında Amerikalı bir girişimsel radyoloji uzmanı olan Dr. Robert MIN tarafından geliştirilen bir teknik ile varisli damarlara cerrahi işlem yani ameliyat yapılmasına gerek bırakmayan bir tedavi yöntemi bulundu. Bu yöntem endo venöz lazer ablasyon idi. Girişimsel radyoloji uzmanları pek çok hastalığı ameliyatsız şekilde tedavi ettiği gibi varisi de ameliyatsız şekilde tedavi eden bu yöntemi buldular ve geliştirdiler. Bugün artık ameliyatlık varis hastalarına ameliyat olmadan varis tedavisi olma imkanını sağlayan teknoloji ve teknik Girişimsel radyoloji tarafından geliştirilmiş ve 2000 yılından bu yana kullanılmaya devam etmektedir.
Varis ameliyatı olması gereken tüm hastalara ameliyatsız varis tedavisi yöntemi ile varis tedavisini girişimsel radyoloji uzmanları hızlı konforlu ve ağrısız şekilde yapmaktadırlar. Girişimsel radoyoloji uzmanları işlemi yaparken ultrason yardımı ile işlem yaptığı yeri açmadan izleyebilmekte ve buraya işlemi bir iğne deliğinden girerek yapmaktadır. Ultrason kullanma ehliyetine ve yeteneğine sahip olan radyoloji uzmanları işlem yaptıkları yeri hatasız olarak tespit etmekte ve sadece hastalıklı bölgeye varis tedavisi yapmaktadır. Böylece işlem sırasında sağlıklı bir damarın kapatılmamasını sağlamaktadır.
Varis hastalığının bir toplardamar hastalığı olduğunu daha önce ifade etmiştik. Varisli damarların renkli doppler ultrason ile incelenmesi gereklidir. Bu işlemi de radyoloji uzmanları yapabilir. Zira ultrason cihazını kullanma konusunda uzman olan doktorlar radyoloji uzmanlarıdır.
Son yıllarda girişimsel radyoloji alanının gelişmesi ile birlikte varis hastalığının teşhisinin yanı sıra varis hastalığının ameliyatsız yöntemler ile tedavisi de radyoloji uzmanları tarafından yapılmaya başlanmıştır.
Böylece uzun yıllardır kalp damar cerrahları tarafından yapılan varis ameliyatı son bulmuş onun yerine ameliyatsız varis tedavisi almıştır.
Modern tıbbın oluşmasından önceki dönemde çok sık olarak kullanılan sülükler pek çok hastalığın tedavisi için kullanılmıştır. Varislere sülük tedavisi de bu dönemde uygulanmaya başlanmıştır. Yapılan bu tedavi sırasında bacak toplardamarlarında biriken kirli kanın dışarıya akıtılması için kullanılan bu canlılar hastaların geçici olarak rahatlamasına neden olmuştur. Bu geçici rahatlama nedeniyle pek çok varis hastası sülüklerin varisler için iyi olduğu sonucuna varmıştır.
Varislerde sülük tedavisi yukarıda da ifade ettiğimiz gibi geçici rahatlama sağladığı için tercih edilmiştir. Ancak modern tıbbın imkanları sayesinde varis hastalığının damarlar içindeki kapakçıkların bozulmasından dolayı oluştuğu tespit edildiğinden beri sülüklerin hiçbir faydasının olamayacağı ortaya çıkmıştır. Varis bacak toplardamarlarının içindeki kapakçıkların bozulmasından kaynaklanır ve sülükler damarın içindeki kanı emerek bu kapakçıkların tamir olmasını sağlayamazlar.
Varis hastalığı bacak toplardamarları içindeki kapakçıkların bozulması olduğu için bu bozukluğun giderilmesi hiçbir ilaçla mümkün olmadığı gibi sülükle kanın damarın dışına akıtılması ile de mümkün değildir. Varis tedavisi sülük ile mümkün değildir.
Variste sülük tedavisi asla tercih edilebilecek bir yöntem değildir. Sülükler doğaları gereği bataklık gibi durgun sularda yaşayan canlılardır ve bünyelerinde mikrop barındırmaları muhtemeldir. Hiçbir yöntemle de bu canlıların dezenfekte edilmesi mümkün değildir. Dezenfeksiyon yöntemleri yüksek ısı ile ya da canlılığı sonlandıran ilaçlarla mümkündır. Bu nedenle sülükle varis tedavisi yapılması mümkün olamaz.
Varis hastalığının bacak toplardamar sistemindeki bir bozukluk olduğunu daha önce ifade etmiştik. Bu bozukluğun tespiti konusunda da ayakta yapılan renkli venöz doppler ultrason tetkikinin öneminden bahsetmiştik. Bacak toplardamarlarında oluşan varis hastalığının seviyesi ve yeri yapılacak doppler ultrason ile tespit edilir ve varisin nereden nereye kadar olduğu venöz haritalama ile kayıt altına alınır. Yapılan bu tetkikler varis tedavisi fiyatları açısından önemlidir.
Yapılan tetkik sonunda elde edilen veriler ışığında toplardamar sisteminin neresinde ne büyüklükte varis olduğu tespit edilir. Böyle bir tespitin yapılmasından sonra bacak toplardamarlarında varisli alanların tedavisi planlanır. Tedavi edilecek alanın büyüklüğü ve uzunluğuna bağlı olarak uygulanacak tedavi ve bu varis tedavisi ücreti belirlenebilir.
Varis Tedavisi Fiyatları bu tetkikler sonunda ortaya çıkan tespitlere göre ortaya çıkarılır. Uygulanacak varis tedavisi eğer bütün bir bacak toplardamar sisteminin kapatılmasını içeriyor ise daha kapsamlı bir tedavinin ücreti alınırken kılcal varislere uygulanacak bir kaç seanslık tedavinin ücreti farklı olmaktadır.
Varis tedavisi ücretleri tedavinin uygulandığı yıla ve döviz kurlarına bağlı olarak da uygulanmaktadır. Zira enflasyona bağlı olarak her yıl varis tedavisi fiyatları yeniden belirlenmektedir. Keza döviz kurlarına bağlı olarak kullanılan tıbbi malzeme fiyatları da yükselmekte böylece varis tedavisi ücretleri de değişmektedir.
Varis tedavisi için gecikmemek ve tedaviyi biran evvel yaptırmak yararlı olacaktır.
Peki varis tedavisi pahalı mı? Bu sorunun cevabı ve 2018 yılı varis tedavisi fiyatları için lütfen bize ulaşın.
Tedaviden sonra varis tekrarlar mı, sorusu, varis tedavisi gören hastaların sorduğu en önemli sorulardan biridir. Kişiyi görsel ve sağlık açısından olumsuz etkileyen varislere karşı tedavi görerek, yaşama daha rahat devam etmek isteyenlerin, elbette bu konuyu merak etmeleri doğaldır. Varis ameliyatı olanlar veya ameliyat dışında varis tedavi yöntemlerinden yararlananlar, doğru tedaviyi seçip seçmediklerini merak ederler. Varisin tekrarlamasının, tedavi yöntemleri ile alakası olup olmadığı genellikle merak edilen konulardan biridir. İlk olarak, varisler neden tekrarlar ya da varis tekrarlaması nedir, sorularına yanıt vermeye çalışalım.
Doğru yöntemlerle tedavi edilmeyen varislerin tekrarlama olasılığı vardır. Varis tedavisinde teşhis ve tedavi yöntemleri doğru olarak uygulanmalıdır. Yanlış teknikler bazı durumlarda varislerin yeniden görülmesine sebep olabilir. Ancak her tekrarlama yanlış yöntemlerden kaynaklanmaz. Varis, bir toplardamar yetersizliğidir. Bu durum, ileride tekrar varis görülme ihtimalini doğurur. Doğru damara müdahale edilmezse, varisin tekrar meydana gelmesine rastlanabilir. Ancak tedavi edilmiş bir damarda yeniden varis oluşması beklenmez.
Kapakçıkların yetersizliği veya venöz yetmezlik adı verilen durumun oluşmasının kesin nedeni henüz bilinmemektedir. Toplardamar kapakçıklarının, görevini yerine getirememesinin genetik - kalıtsal veya hormonsal birçok nedeni olabilir. Hareketsizlik, kilo ve uzun süre ayakta durmak gibi nedenlerle de varisin oluşması söz konusudur. Varisler, küçük, orta veya büyük varisler olarak bir arada veya ayrı ayrı oluşabilir.
Günümüzde ameliyatsız birçok tedavi şekli, görüntüleme yöntemleri ile bir arada uygulanır. Bu tür tedavilerde tekrarlama olasılığı yalnızca %4 - %5 arasındadır. Yine de kalıtsal olarak ortaya çıkan varislerin bazılarında yeniden oluşum durumu ortaya çıkabilir. Bu, tedavinin kötü ya da yanlış olduğu anlamına gelmemektedir. Varis ameliyatları açısından baktığımızda, büyük boyuttaki varislerin alınmasından sonra, bazı hastalarda, daha küçük boyuttaki varislerin zaman içinde genişlediğini ve yeni varisleri oluşturduğunu görebiliyoruz.
Lazerle varis tedavisi yapılmadan önce alınan bir takım önlemler sayesinde hastanın ağrı duyması önlenir. Özellikle lazerle varis tedavisi yapılan bacağı uyuşturmak önemli bir önlemdir. Diğer yandan işlem yapılacak damarın çevresine de lokal anestezi uygulanır ve hastanın ağrıyı duyması tamamen önlenir.
Lazerle varis tedavisi sırasında bacağa giden ana damar uyuşturulur. Bacağa dokunma hissi olur ancak bacakta ağrı hissedilmez. Diş tedavisinde diş kökünün uyuşturulmasına benzeyen bir uygulama olan bu yöntem sayesinde hasta tedavi sırasında uyanık kalır. Tedavi sonrasında kısa sürede uyuşukluk ortadan kalkar ve hasta yürüyerek evine ya da işine gidebilir.
Aslında lazerle varis tedavisi sonrasında yapılacak pek fazla bir şey yoktur. Daha çok yapılmaması gerekenleri saymak doğru olur.
Ameliyatsız varis tedavisi yöntemlerinin tamamında hastaların ağrı duymasını önleyecek bir takım tedbirler alınır. Bu tedbirler sayesinde hastanın tedavi boyunca konforlu bir tedavi olması sağlanır.
Lazerle varis tedavisi sırasında hastanın ağrı duymasını önlemek için bacağa giden ana sinir işlem öncesinde lokal anestezi etkisi altına alınır. Böylece hastanın işlem boyunca bacağını ve ağrıyı hissetmesi önlenir. İşlem boyunca uyuşuk kalan bacak işlemden yaklaşık yarım saat sonra tamamen açılır. Hasta yürümeye başlar ve işlem sonrasında evine yürüyerek gider. Ertesi gün de işine gitmesi mümkün olur.
Köpük tedavisi sırasında nispeten daha dar damarlara tedavi uygulanır. Bu nedenle damarların içine köpürtülmüş haldeki aterosklerol isimli ilaç enjekte edilir. İlaç temel olarak ağrıya neden olmaz. Ancak iğnelerin bacaklarda ağrıya neden olabileceği akla gelebilir. Bu nedenle köpük tedavisinde kullanılan iğneler şeker hastalarının insülin enjeksiyonu için kullandığı çok çok ince kıl gibi iğneler kullanılır. Böylece bacak toplardamarlarına ilaç enjeksiyonu yapılırken hastaların ağrı duymaması sağlanır.
Endo Venöz Lazer Ablasyon kelimelerinin baş harflarını temsil eden EVLA damar içinin lazer ile yakılmasını ifade eden İngilizce kelimelerin baş harfleridir.
Lazerle varis tedavisi olarak bilinen varis tedavi yönteminin tıp alanındaki bilimsel adı olan EVLA en güncel varis tedavisi yöntemidir. Evla ile varis tedavisi yönteminde lazer enerjisini taşıyan fiber damar içine yerleştirilir ve damarın iç cidarı bu fiber yardımı ile yakılarak kapatılır.
Gözle görülmeyen, bacak kaslarının arasındaki damarlarda oluşan varis türüdür.
Bacak toplardamarları her zaman cilt yüzeyinden görülebilecek şekilde genişlemezler bazı zamanlarda kasların arasında da kaldığı olur. Böyle bir durumda varise bağlı şikayetlerin tamamı görülmekle birlikte gözle görülen damar olmaz. Bu durumda varis teşhisinin konulması için renkli doppler ultrason eşliğinde varis muayenesinin yapılması gerekir.
İç varis tedavisinde kullanılan en yeni yöntem endo venöz lazer ablasyon yöntemidir. Bu yöntem ile varis tedavisi ameliyatsızdır. Hasta tedaviye yürüyerek gelir bir saatlik bir işlemden sonra evine ya da işine yürüyerek dönebilir.
merhaba lazer ile varis tedavisini devlet sgk karşılıyormu masrafı varmı teşekkürler.
Merhaba SGK karşılamıyor maalesef.
Merabalar doktor hanim. Benimde variz sorunum var. Ben ilk kalp damar cerrahisine gittim utlrason celidi sol bacakgimdan 6.8 genislis var damari alicaz dediler boyle bi tedavi varmis lazer olarak benim ust uste gebeliklerim oldu suan 3 yerde de pihti var emziriyorum cocugumu hala en yakin ne zamn olur nasil tedavi olurum artik agrilar basladi bayagi en kisa zamanda bana donermisiniz
Ayşegül hanım merhaba, detaylı bilgi için sizi arayacaklar. Sağlıklı günler dilerim.
Merhaba rengin hanım ameliyattan sonra kılcal damarlara yapılan lazer tedavisinde ağrısız bir yöntem varmı
Merhaba Canan hanım kılcal damarlara lazer tedavisini ben yapmıyorum ve çok önerdiğim bir tedavi değildir. Köpük skleroterapi tedavisi yaptırmak daha etkili ve ağrısızdır.
MERHABA RENGİN HANIM BEN SİZE TOKATTAN YAZIYORUM.TOKAT DEVLET HASTANESİNDE VENÖZ YETMEZLİKLE ULTRASON ÇEKTİRDİM VE DOKTORUM LAZERLE ALALIM DEDİ.ACABA DEVLET HASTANESİNDE YAPILAN LAZER TEDAVİSİNİ SGK DEVLET KARŞILIYOR MU? YA DA HASTA ÜCRET Mİ ÖDÜYOR? BUNUNLA İLGİLİ BİR ŞEY SÖYLEMEDİ.BENİ BİLGİLENDİRİRSENİZ ÇOK SEVİNİRİM.ŞİMDİDEN TEŞEKKÜR EDERİM.
Emine hanım öncelikle geçmiş olsun.Sistemleri nasıl çalışıyor. Sigorta yarısını mı karşılıyor yoksa tamamını mı bir bilgimiz yok efendim. Kontrolünde olduğunuz doktorunuza danışırsanız size daha kapsamlı bilgi vererek sorularınıza açıklık getire bilirler.Teşekkür ederiz.
Bacağımda gözle görülen çok az damar var. İzmir de yaşıyorum. Burada bir radyoloji uzmanı venöz renkli doppler yaptı. Ciddi venöz yetmezlik var tedavi olmanız lazım dedi. Ankara'ya gelsem lazerle varis tedavisini olduktan sonra İzmire aynı gün dönebilir miyim. Ertesi gün bir şey yapacak mısınız?
Geçmiş olsun Diğdem hanım. Burada ben de Doppler Ultrason yapıp haritalandırma yapmalıyım. Aynı gün işleminiz bitip dönebilirsiniz. Kontrolde de kalan kılcal damarlarınıza işlem yapılır. Eskişehir, Antalya, Kastamonu, Urfa,Çorum,Gaziantep, Siirt,Rize,Trabzon,Fethiye,İzmit ve daha birçok şehirden hastalarım geldi, işlemleri yapılıp döndüler. Bunların dışında Avusturalya,İngiltere,Amerika,Hollanda,Finlandiya,Cezayir,Suudi Arabistan hastalarım da geldi. 1 gün-1 hafta arasında işlemleri bitti. En fazla birkaç gün kalmanız gerekebilir. Sağlıklı günler diliyorum.